Sarıkamış Harekatı'nın 103. yılı anma etkinlikleri çerçevesinde, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Adem KÖSE, Vali Yardımcısı Mutlu ALMALI, Belediye Başkanı Mete MEMİŞ, Garnizon Komutanı Davut BALİBAŞA, Milli eğitim Müdürü Soner CAN, İl Genel Meclisi Başkanı Yusuf ELÇİ, parti temsilcileri ve çok sayıda vatandaşın katılımıyla etkinlikler düzenlendi.

1. Dünya Savaşı'nda Enver Paşa komutasındaki Osmanlı ordusunun, Rus işgali altındaki toprakları kurtarmak için başlattığı ve 90 bin askerin şehit olduğu Sarıkamış Harekatı'nın 103. yılı dolayısıyla yapılan etkinliğinde günün anlamını belirten konuşma yapan Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Köse;

“Bu gün burada tam 103 yıl önce Sarıkamış’ta Allahu Ekber Dağlarında soğuktan donarak şehit olan 90 bin vatan kahramanının aziz hatıralarını yâd etmek ve Gençliğin Şühedanın İzinde olduğunu göstermek için toplanmış bulunuyoruz.

Fedakâr ecdadımızı anarken vefakâr bir gençliğinde aramızda olmasının gururunu yaşıyoruz. 7’den 77’ye Sarıkamış ruhunu içinde barındıran ve bu yürüyüşe katılan herkese teşekkür ederim.

Bizim tarihimizde zaferler kadar acılar da oldukça büyük yer tutar. Yemen’de kızgın çöllerde, Çanakkale’de derin sularda, Sarıkamış’ta dondurucu soğukta dini için vatanı için yitip giden Anadolu çocuklarının hikâyesi vardır.

Bıyığı henüz yeni terlemiş gencecik delikanlılar Sarıkamış’ta düşmana değil soğuğa mağlup olmuşlardır. Bu hareket milletimizin hafızasına kazınmış acı bir hatıradır. Sarıkamış şehitleri, yazlık giysileri ve çarıklarıyla eksi 45 derece bir soğukta kahramanlık destanı yazmışlardır. Mehmetçiğimiz Sarıkamış’ta bütün imkânsızlıklara rağmen müthiş bir civanmertlik örneği sergilemiş, cihattan kaçmamış, düşmana arkasını dönmemiş ve vatanını canı pahasına korumayı bilmiştir. Allahu Ekber ve Soğanlı Dağları bu milletin din, namus ve vatan uğruna nasıl bir bedel ödediğine şahit olmuştur. Acımız derindir. Hüznümüz büyüktür. Kalbimizde bir burukluk vardır.

Onlar 20. Yüzyılın e büyük destanını yazdılar. Şehitlerin kefenleri bile yoktu, toprak ve kar onlar için kefendi.

Ama bütün zorluklara rağmen askerlerin bedenlerinde can dizlerinde derman kalmayıncaya kadar geri dönmeyi hiç düşünmediler.

Onların torunları olarak biz de onlardan aldığımız güçle devam edeceğiz.” dedi ve konuşmasını da şiirle noktaladı.

Gençlik Şühedanın İzindedir.

Soğuk hava, hem de çok

Rüzgâr titrek titrek esiyordu

Kar ve tipi donduruyordu dokunduğu ne varsa

Önce ağaçlar, sonra bedenler

Dondular birer birer,

Gelmişti Mehmet’in uykusu

Gözlerini açamıyordu, nasıl bir uykudaydı?

Sarılmak istiyordu arkadaşları, ona can vermek için

Soğuktu bedenleri ısıtamıyordu onları

Çare yoktu soğuk daha da derine işliyordu,

Ayaktan başladı, sırayla eller ve başa doğru.

Uykusu gelmişti sarılan gönüllerin

Anladılar şehit olacaklarını…

Varacakları Allah’a

Okudular son dualarını

Bir sevinçle kapadılar gözlerini.

Dondurdu Mehmetleri birer birer

Sarıkamış içinde…